bugün

entry'ler (162)

transmitter

yeni keşfettiğim cihaz. on numara bir mantığı var. aracınız varsa ve multimedya sistemi yoksa bu ucuz ve kullanışlı cihaz, telefonunuz ile beraber size multimedyanın sağlayabileceği birçok şeyi sağlayabilir. radyonuzdaki boş olan frekansa kendisi otomatik bağlanıyor. telefonu da bluetooth olarak bağlıyorsunuz. sonra bas konuşla gelen arama cevaplama, müzik dinleme, navigasyon yönlendirme dahil birçok şeyi yapabiliyorsunuz. ucuz yollu ve aynaya montajlı bir kamerada bulduktan sonra multimedya sistemlerine binlerce lira vermeye gerek kalmıyor denilebilir. bu cihaz genel olarak 100-200 lira arasında satılıyor.

burdur

Deprem felaketine bu kadar duyarsız, umarsız az halk vardır diye tahmin ediyorum bu memlekette. inanın sosyal medyada tiksindiğimiz hareketlerin, söylemlerin canlı kanlılarını gördüm. Buradaki insanları ilk tanıdığımda yaşadığım tiksinmenin ne kadar haklı olduğunu görüyorum. Az buçuk yaptıklarını da demeden anlatmadan edemiyorlar. buralarda da felaket yaşanırsa neden diye sormayın?

gibi dizisi

3 sezon 2. Bölüm biraz gibi çizgisinden sapan bir bölümdü ama sonundaki laf hoştu. "Onlar iyi bakılan deliler biz ise horlanan akıllılarız"

burdur

Sloganı "yaşamayan şehir" olması gereken ilimsi yerleşim formu.

ben kimim

Yaptıklarımı değersiz, söylediklerimi gereksiz gören insanlarla yaşamak zorunda olmak ve etkisiz eleman gibi hissetmek her an her her yerde. işine gelmedikleri yerde yutan eleman yaftasını yapıştırıvermek ne kadar kolay onlar için. Peki ben kimim ve neyim hakikatte?

yalnızlık

çok farklı, değişik biri miyim?... bilemiyorum. değişime karşı da değilim ama neden her tanıdığım kişi ya da kişiler ben onları olduğu gibi kabul ederken beni değiştirme işine girişiyor. en yakınlarım bile. onların istediği gibi olmadım, olamam da... hayır, marjinal biri de değilim emin olun. giyim, kuşam, yaşam... herkesten daha herkes gibi. toplumun genel kabulü olan ama benim kabul edemediğim bazı şeyler var sadece. ama hani bunlar bu kadar uçurum oluşturur mu ilişkilerde? neyse... onların istediği yönde değil farklı yönlerde değişim gösterdiğim vakit ya yüküm ya yokum... en yakınlarıma bile. i̇şlerine geldiğin de işlerine geldiğim kadar. genel olarak da yetersizim onlara göre. ne yaparsam yapayım. en yakınlarım için böyleyken diğer kişilerle olan ilişkilerimin farklı olmasını beklemek belki biraz fazla. benim lügatim de tek bir kelime kalmış gibi artık. o kelime de "tahammül" ben insanlara onlar bana. şöyle bir düşünün... kendimi bildim bileli tahammül edilen ve eden... kapkaranlık bir yalnızlığa gömülmüşken benden hayat kurmamı, evlenmemi falan bekliyorlar. garip. eşime ya da olursa çocuğuma koskoca yalnızlığımdan başka verecek bir şeyim yok ve onları sonsuz bir tahammüle zorlamak ne kadar acımasızca. abartıyor muyum? belki.

Ek olarak: (bkz: #45563929)

telefon kulübesi

bir asrı aşkın geçmişi olan bir yapı. yakınlarımda nerdeyse artık hiç kimsenin uğramadığı bir tane var. nedense toplum içindeki konumumu onunla özdeşleştiriyorum son zamanlarda. çok lazım değilsin ama el altında da bulunsan olur... kapım herkese açık ama onlar sadece onların işine yaracağım vakit hatırlıyor... istedikleri cevapları alamadıklarında umarsızca tekmeleyip gidiyorlar. garip. şükür.
Etrafına başka hiçbir kulübe konuşlandırılmamış ve başka bir kulübeye ulaşma imkanın yok...uzanan hatlardan başka...işte öyle de bir yalnızlık

seksenlerde doğmuş nesil

iyi, güzel, hoşlar, yaptıkları işe sadıklar ama arkadaş istinasız hepsi de bilmedikleri her konuda caka satmaya, siz nederseniz deyin hep tersini savunmaya, tavsiye istediğinizde falan hep olumsuzluklardan bahsetmeye programramlanmış gibiler. Tamam, milletçe benzer huylarımız var ama seksenlerde doğanlarda bir tık fazla gibi.şimdi böyleyseler Ellilerinde geldiklerinde nasıl olacaklar kim bilir?

adalet ve kalkınma partisi

reis bu partiden şu an istifa etse seçimin birinci turunda seçilir ama bu parti ile seçime girerse ikinci turda bile işi zor. en tabanından reise kadar olan her kademesinde bir çürümüşlük, kokuşmuşluk hakim. i̇l, ilçe kademelerindekilerin halleri, tavırları bırakın mide bulandırmayı insanı hasta edecek cinsten. i̇stisnalar vardır ama hal bu ve değişim imkânsız görünüyor.

dünyanın en acayip devrinde yaşıyor olmamız

okan bayülgen geçen gün programında anlatmış -annem, menekşe almış. eskiden menekşeleri ürete ürete birkaç saksı menekşen olurdu.şimdi genetiği ile oynadığın için saksı değiştirince bile ölüyor. anne oturup ağlayalım, bu kadar kötü dünya bırakıyoruz gelecek nesillere.- o kadar haklı ki... geçmiş nesiller bizden basit bir çiçek yetiştirme hakkını aldılar. bizim her alanda rekabetin daha fazla olduğu bir yerde bin yıllardır basit ve önemsiz görülen bir iş için savaşmamız tekrar, o genetiksiz menekşeyi bulmamız gerekiyor. Daha güzel bir dünya mümkün mü??? Hadi oradan!!!

bürokrat

Türkiye'de iktidar değiştiğinde ya da kendisi gözden düştüğünde açıkta kalmamak için ihalelerle birilerine yol veren asalak varlıklara verilen genel ad. istisnalar kaideyi bozmaz.

adam çıkmayan iller sıralı tam liste

Yozgat, Kayseri,aydın, Rize, Burdur, Ankara

yaşam döngüsü

bu döngüden sıkılanınız yok mu ya? bu kaçıncı kış kaçıncı bahar...aynı gökyüzü, toprak aynı... yapılanlar, yaptıklarımız, nesillerimiz tekrardan ibaret... bunlar için tekrardan nasıl şevk beliriyor içinizde? ben şevk belirmesi için çabaladığımı düşünüyorum ama artık çabalamaktan sıkıldım.

şeker

ilaç sanayinin yan sanayiidir. O olmadan modern hastalıkların birçoğu olmaz. ilaç sanayii de batar. Yenilmesi, içilmesi her şeyi geçtim yapılan tarımı bile toprağa zarardır. Uzak durun durdurun.

şeker

ilaç sanayinin yan sanayiidir. O olmadan modern hastalıkların birçoğu olmaz. ilaç sanayii de batar. Yenilmesi, içilmesi her şeyi geçtim yapılan tarımı bile toprağa zarardır. Uzak durun durdurun.

şeker

dünyanın en zararlı maddelerinden biri. bağımlılık oluşturan ve bırakılması çok zor bir madde. ancak son yüzyılda ilaç endüstrisini beslediği için devamlı pompalanan ve on yıllardır üretiminden tüketimine insan türünün kaynaklarının israf edilmesine sebep olan bir kimyasaldır. uzak durunuz uzak durdurunuz. alternatifi olarak balı falan görmeyin. arıcılar şekerle besliyor çoğu zaman arıları. baklagiller olmak üzere birçok doğal gıda da yeterli miktarda var zaten. ekstradan almanıza hele işlenmiş gıdalardan almanıza hiç gerek yok. zaten şekerde işlenmiş endüstriyel bir üründür. bu arada kahverengi olanı da sağlıklı değildir. hatta daha zararlıdır. beyaz şekerin üretiminden çıkan farklı bir ürün olan melas ile karıştırılması ile elde edilir. aslında bağımlılık yapan bir madde olduğu için dini açıdan da tartışma konusu haline getirilmelidir.

bim ile türkşeker arasında şeker krizi

Türkşeker devletin en büyük kara deliklerinden biri. Şu an ne yaptıkları belli değil. Yaptıkları uçsuz bucaksız israfın yanısıra fiyat politikalarıyla piyasa dengelerini de altüst ettiler. şirketin zararı ise öyle böyle değil. Toptan kapatılıp ithal şeker alınması bile daha hayırlıdır diye düşünüyorum.

yaşamak

Artık başta insanlar olmak üzere dünyadaki birçok şey için sevgisizlik, ilgisizlik ve hissizliğim var. Bu arada kendimi de pek sevdiğimi söyleyemem.Bu minvalde yaşamak biraz şey geliyor artık bana...

the fire within

Üzerine düşünülesi 1963 yapımı bir film.

elektrikli araba

Güneş enerjili araba yarışları yıllardır yapılıyor. Herhalde teknolojisi bir yere gelmiştir. Ama şu elektrikli arabaların tavanlarına bunu takıp menzilli arttırmayı akıl eden yok. Bu bu kadar zor olmamal